İlerleyen Yaş, Obezite, Stres Faktörleri Doğurganlık ve Kısır Tedavisini Olumsuz Etkiliyor

Doğurganlığı etkileyen bu zararlı alışkanlıklardan kaçının!
Kısırlık sorunu, günümüzde pek çok bireyde rastlanan önemli bir sağlık sorunudur. Bazı davranışların ve alışkanlıkların kısırlık tedavisini olumsuz yönde etkilemeleri aynı zamanda tüp bebek tedavisinin yöntemini de etkilemektedir. Bu etkenlerin en başında sigara gelmektedir. Sonrasında ise doğurganlığı önemli derecede etkileyen faktörler; obezite, ilerleyen yaş, kafeinli içecekler, stresi cinsel yol ile bulaşan enfeksiyonlar olarak devam etmektedir.
Sigara içen erkeklerde tüp bebek şansı daha az…
Sigaranın yumurtalıklara verdiği zarar net olarak kanıtlanamamış olsa da bu zarar sigaranın içilme süresiyle aynı orantıdadır. Hatta yapılan çalışmalarla sigara içen kişilerde görülebilecek kısırlık riskinin, diğer insanlara göre 1,5 kat daha fazla olduğu saptanmıştır. Bunun yanı sıra; sigara içen kadınlar 1 ila 3 yıl arasında menopoza daha erken giriyor ve ne yazık ki yumurtalarının gelişimi konusunda olumsuz bir süreç kendilerini bekliyor.
İlerleyen yaş, obezite ve stres doğurganlığı olumsuz etkiliyor!
Son yıllarda; eğitim ve kariyer odağına olan ilginin artması, ekonomik şartlar ve evlilik anlayışında değişiklik gösteren faktörler nedeniyle; kadınlar, ilk anneliğine çok geç yaşta sahip oluyorlar. İlerleyen yaş faktörü ise kısırlık oluşumundaki riski artırıyor. 35’li yaşlara kadar çıkan doğurganlık oranı, bu yaş sonrasında düşüş gösteriyor. Bu yüzden anne olmak isteyen kadınların bu konuya dikkat etmesi gerekir.
Obezite; kadınların yumurtalıklarına olumsuz etki ederek, adet düzensizliği ya da adet görmeyi engelleme gibi sorunlara sebebiyet verebilir. Bununla birlikte düşük yapma riskine neden olarak doğurganlık şansını azaltır. Bu durumun erkeklerdeki olumsuz etkisi ise sperm sayısını düşürmesi ve sperm kalitesinin bozulmasına neden olmasıdır.
Stres faktörü; sinir sistemi, bağışıklık sistemi ve hormonları olumsuz yönde etkileyerek, yumurta sayısını ve gebelik oranını düşürür.
Yaşam şeklinizi değiştirin…
Günümüzde pek çok kimyasal maddenin doğurganlık oranını azalttığı ve düşüklere neden olduğu tespit edilmiştir. Temizlik malzemeleri, yağ çözücüler, boyalar, yapıştırıcılar, kozmetik ürünler ve benzeri maddelere maruz kalıyor olmak sperm sayısını %40 oranında azaltmaktadır. Bunun yanı sıra; mesleki hayatlarında kaynakçılık ve fırıncılık yapan kişiler de yüksek ısı altında çalışıyor oldukları için sperm sayılarında azalma görülür.
Hayatınızdaki bazı alışkanlıklardan vazgeçmek, örneğin; sigarayı bırakma, alkol kullanmama, kafeini azaltma, stres kontrolü sağlama ve kilo verme gibi konular; tedavi sonucuna olumlu katkılar sağlar.
Benzer Yazılar
Yaz aylarında böbrek yetmezliği riski artıyor!
Kalitesiz Hurmalardaki Gizli Tehlike: Glikoz Şurubu
Tatil Bitiyor Okula Dönüşte Korkular Başlıyor!
Kanama miktarı dikkatle takip edilmeli, doktorun normal olacağını söylediği miktardan fazla kanama tespit edilirse hemen bir uzmana başvurulmalı.
Süt Tüketimi Çocukların Öğrenme Becerilerini Etkiliyor! (27 Eylül Dünya Okul Süt Günü)
Kemik, vücudu oluşturan dokuların en sert yapısıdır.
Diyabetli bireylerin yaşam kalitelerinin arttırılması; beslenme, egzersiz, tıbbi tedavi ve eğitimden oluşan dört temel faktörde mümkün olmaktadır.