Mide Balonu ile Açlık ve Tokluk Hissinizi Bastırabilirsiniz

Mide balonu nedir?
Mide balonu olarak bilinen endoskopik intragastrik balon, tüm dünyada kabul görmüş ameliyatsız obezite tedavi yöntemidir. Bu balon ile kişiye tokluk hissi verme ve obeziteyi kontrol altına alma fikri ilk kez 1982 yılında düşünülmüştür. Yalnızca diyet ve egzersiz ile komplike bariatrik cerrahi tekniklerindeki boşluğu doldurmak için geliştirilmiş mide balonu operasyonu, ameliyata uygun olmayan fazla kilolu ve obez bireylerle sıkça tercih edilmektedir. Diyet programlarına uyulamamasının en önemli nedenlerinden biri olan açlık ve doyma hisleri bu yöntem ile güvenli bir şekilde bastırılabilmektedir.
Mide balonu nasıl takılır?
Mide balonu, endoskop olarak adlandırılan ışıklı bir kamera yardımı ile mideye yerleştirilir. Bu cihazın uzunluğu 0.8 ila 12 mm kalınlığındadır ve yemek borusundan kolay bir şekilde geçebilecek yapıdadır. İşlem esnasında Anestezi ve Reanimasyon uzmanının uyguladığı bilinçli sedasyon ile solunum önlenmeden kişinin 10 ila 15 dakika süre boyunca tamamen uyutulması sağlanır. Yani, bu sürede kişi hiçbir şey hissetmez ve sonrasında da hatırlamaz.
Mide balonu nasıl çıkarılır?
Mide balonu tedavisinin süresi genellikle 6 aydır. Bu süre sonunda balon, ilk işlemde olduğu gibi yine endoskopik yöntem ile çıkarılmaktadır. Öncelikli olarak balonun içinde yer alan sıvı, özel bir aparat ile boşaltılmakta ve sonrasında özel bir tutucu ile balon yakalanarak alınmaktadır. Standart şartlara sahip endoskopik ünitesindeki ekipmanların, balon çıkarma işleminde işe yaramayacağını belirtmemiz gerekiyor. Bu yüzden, işlemi yaptırdığınız kliniğin ve tercih ettiğiniz uzmanın; endoskopi alanında deneyimi olan cerrahlar tarafından yapılmasına dikkat edilmelidir. Mümkün ise bir üniversite hastanesinin tercih edilmesi çok sağlıklı olacaktır.
Mide balonu kimler için uygundur?
Mide balonunun uygun olduğu kişileri şöyle sıralayabiliriz:
- 18 ila 60 yaş arasındaki kişiler
- BMI 30-39 arasında bulunan ve ameliyata uygun bulunmayan kişiler
- BMI 35’in üzerinde ve tehlikeli sonuçları olabileceğinden dolayı ameliyat öncesinde zayıflaması gereken kişilerde
- Farklı tedavi yöntemlerinin denenmiş ancak başarılı olamamış kişilerde
- Sindirim sisteminde; mide fıtığı, yemek borusu varisleri, darlık ve ülser gibi rahatsızlıkları olmayan kişiler
- Anne adayı düşüncesi ve 12 ay boyunca ihtimali olmayan kişilerde
- Alkol tüketimi ve ilaç bağımlılığı olmayan kişilerde
- Geçmişinde bariatrik cerrahi, bağırsak tıkanıklığı ya da peritonit hikayesi bulunmayan kişilerde
Benzer Yazılar
Organ nakli operasyonu; nakile ihtiyaç duyan hastaların yaşamlarını devam ettirebilmeleri ve sürdürüyor
Türkiye’de organ bekleyen kişi sayısı kadavra nakillerinin yetersizliği nedeniyle gün geçtikçe artıyor
İki doku ya da iki organ yüzeyi arasında genelde bulunmayan bir kanalın olması durumuna fistül denilmektedir.
Türk Nefroloji Derneği’nin yaptığı CREDIT çalışması; ülkemizdeki yetişkin bireylerin yaklaşık olarak %16’sında farklı seviyelerde kronik böbrek yetmezliğinin olduğunu ortaya koymuştur.
Divertikülit; kolondan dışarı çıkan balon şeklinde olan keseciklere verilen isimdir. Genelde kalın barsak kasının zayıf alanlarında gelişir.
Adenokanser kısaca vücudun mukus üreten glandüler hücrelerinde görülen kanserlere verilen bir isimdir. Vücutta salgılanan mukus bedenin sağlıklı şekilde çalışması için oldukça önemli rol oynar.
Ostomi, içi boş bir organın vücut yüzeyine ağızlaştırılması anlamına gelir. Vücut yüzeyine ağızlaştırılan yere stoma da denir.
Kronik böbrek yetmezliğinin nedenleri pek çok nedenden kaynaklanabilmektedir
Özafagus manometrisi, yemek borusu içine yerleştirilen özel kateter yardımı ile gerçekleştirilir. Amaç; yemek borusu kaslarının yutma esnasında kasılmaların gücünü, sıklığını ve işlevini değerlendirmektir.