Omurga Cerrahisi
Omurga Cerrahisi
Omurga cerrahisi, sinir ve omurilik kökleri ile bu narin sinir dokusunu koruyan omurga üzerine yapılan ameliyatlar ve cerrahi girişimleri oluşturmaktadır. Omurga ve omuriliğin vakit geçtikçe çeşitli hastalıklarla karşı karşıya kalması, yapısal, işlevsel veya mekanik bozukluklara neden olarak klinik sorunlara sebep olmaktadır. Bu bölümde, Omurga Cerrahisi devreye girerek, tüm teknolojik imkanlar ele alınarak ilgili cerrahi müdahaleyi gerçekleştirmektedir.
Omurga ve omurilik, sinir kökleri genellikle felç, duyu kayıpları vb. gibi sinir sistemleri fonksiyonlarında kayıplara yol açmaktadır. Bununla birlikte omurga sisteminde istem dışı kısıt, şekil bozukluğu vb. klinik belirtiler ortaya çıkmaktadır.
Omurilik Hastalık çeşitleri şöyledir;
Bel ve Boyun Fıtıkları
Yaş ortalaması yüksek hastalarda görülmektedir. Ayrıca, çok ağır işlerde çalışmış yük ve eşya taşımış genç hastalarda görülebilmektedir. Disklerin zorlanması gibi etkiler ile ortaya çıkmaktadır.
Travmalar
Trafik kazası ya da yüksekten düşme, bir başka neden ile ortaya çıkan omurga kırık, ayrışma ya da kopmalarında omurilik ve sinirlerin yaralanmaları, ağır felç ve çok ağrılı durumlarda omurga sağlamlığı ve yük taşıma, hareket yeteneği bozulması gibi acil durumlardır. Tanı ve tedavisinin acil olarak yapılması hayat kurtarır.
Enfeksiyonlar ve Apseler
Çoğunlukla aciliyeti olan, cerrahi ya da ilaç tedavilerini gerektirebilecek kritik hastalıklar, hastalar arasında yer almaktadır.
Omurga ve omurga cerrahisinde son senelerde gelişen teknolojilerin önderliğinde uygulanan tedavi yöntemleri ile başarı oranı son derece yüz güldürücü, mutluluk verici seviyelere yükselmektedir.
Skolyoz Nedir?
Skolyoz, omurganın göğüs veya bel bölgelerinde görülebilen, yana doğru eğriliğidir. Normal ve sağlıklı omurgada omurlar arkadan bakıldığında düz bir hat şeklinde uzanır. Skolyozda ise, omurlar sağa ya da sola doğru yer değiştirir.
Bazı durumlarda bakıldığında net değildir, bu yüzden kontroller ve röntgen filmlerinde ortaya çıkmaktadır.
Skolyoz Belirtileri
Skolyoz, yetişme çağındaki çocukların geleceğini tehdit eden bir hastalık. Hastalık erken belirlendiğinde tedavisinde yüzde 100'e varan bir başarı sağlanıyor. Ancak zamanında teşhis edilemeyen omurga eğrilikleri ilerlemişse, çocukların normal gelişimi engelleniyor. Erişkinlik döneminde; bel ve sırt ağrıları, kalp ve akciğer fonksiyon bozuklukları ortaya çıkıyor.
Skolyoz, belirtileri şöyledir;
* Omuz seviyeleri ve Kalçalar arasında eşitsizlik görülüyor.
* Vücut ve Kollar arasındaki mesafenin eşitliği ve vücudun balansı bozuluyor.
* Göğüs kafesinde asimetri ve bir kürek kemiğinde tümsek gözlenebiliyor.
Bu şikayetler ile gelen hastalarda skolyoz olduğu ortaya çıkıyor.
Skolyoz Tipleri
Doğuştan (konjenital): Omurgadaki bir kusura ya da birbirine kaynamış kaburgalara bağlıdır.
Doğuştan skolyoz hastalığı (konjenital): Çocuk felci veya beyin felci durumlarında oluşan skolyoz gibi omurga’nın göğüs veya bel bölgelerinde görülen yana doğru eğriliğidir. Doğuştan skolyoz 0-3 yaş arasında görülür.
Polio (çocuk felci); beyin felci veya kas erimesi gibi durumlara bağlı olarak kasların felci sonucunda oluşabilir. Daha önce düzgün olan bir omurgada, bilinmeyen bir sebeple ortaya çıkabilir.
İdiyopatik skolyoz: Skolyozun en sık görülen şekillerindendir ve kalıtsal bir nedeni olabileceği düşünülmektedir. En sık genç kızlarda, ergenlik çağının hızlı büyüme döneminde ortaya çıkar. İdiopatik skolyoz sıklıkla aileseldir ve genetik (kalıtsal) faktörlere bağlı gibi gözükmektedir.
Serebral Palsi: Spastik olan hastalar genellikle şiddetli olur skolyoz yüksek oranda var. Tekerlekli sandalyeye bağımlı olan hastalarda, denge sorunları oturan ve solunum ve kalp problemlerine yol açabilir. Bazı hastalar korse ile tedavi edilebilmektedir.
Skolyoz Tedavi Yöntemleri
Tedaviler arasında; egzersiz, sırt kuşağı kullanımı, ameliyat veya bu tedavilerin bir kombinasyonu düşünülebilir.
Gözlem: 20 derecenin altında ve iskelet gelişimi tamamlanmaya yakın hastalarda sadece gözlem ve belirli aralıklarla kontrol yeterlidir.
Korse: Korsenin etkisi eğimin artışının engellemektir. Korse özellikle eğimin 30 derece civarında olduğu ve büyümenin devam ettiği çocuklarda etkilidir. Korse etkisi 40 derece üstü eğriliklerde ve iskelet gelişimi tamamlanmasına uzun yıllar olan çocuklarda azalmaya başlar.
Cerrahi: Eğim 40 derece üzerinde ve çocuk hala büyüyorsa cerrahi tedavi şarttır. 40 derece üzeri eğrilikler büyüme sona erdikten sonra da oldukça az olsa da artmaya devam eder. Bu nedenle ilerideki komplikasyonları önlemek, görüntü açısından cerrahi seçeneği iyi değerlendirilmelidir.
Benzer Yazılar
Beyin; kafatasında bulunan beyin omurilik sıvısı içerisinde bulunmaktadır.
Halk arasında, iltihaplı bel romatizması veya omurga iltihabı olarak bilinen Ankilozan Spondilit (AS); genellikle omurgayı ve omurga ile kalça kemiği arasındaki eklemi etkileyen, ağrılı ve iltihaplı bir romatizmal bir hastalıktır. Ankilozan Spondilit, genellikle genç yaşlarda ortaya çıkan bir hastalıktır.
Konservatif tedavide uygulanan yöntemler; nonsteroid antienflamatuar ilaçlar, epidural steroid enjeksiyonları, hareket kısıtlaması, yatak istirahati, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon egzersizleri iken; alternatif tedaviler şiropraksi ve akupunktur olabilir.
Birçok sebep, kol uyuşmasına neden olabilir. En rastlanan sebeplerden bir tanesi, yanlış pozisyonda uyumaktır. Bunun gibi nedenlere bağlı duyulan kolda uyuşma, kısa sürede geçer.
Tendon, kemik, kıkırdak ve kas dokularının sinir üzerinde yaptıkları baskıya sinir sıkışması denir. Sinir hücrelerinin bulunduğu yerdeki çevre dokularının sinirlere baskı uygulamasıyla oluşur. Kaslarda gelişen bu ağrının tedavi edilmesi önemlidir.
Bel ağrıları bacaklarda oluşan ağrılar ve uyuşmalar,
Vücudumuzdaki pek çok hormonun üretiminden ve salgılanmasından hipofiz bezi sorumludur. Bu bezde oluşabilecek rahatsızlıklar, çok ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir.
Omurga cerrahisi, sinir ve omurilik kökleri ile bu narin sinir dokusunu koruyan omurga üzerine yapılan ameliyatlar ve cerrahi girişimleri oluşturmaktadır.
Afazi, beynin sol yarım küresinde sözel ve yazılı iletişimden sorumlu bölümlerin hasar görmesi sebebiyle oluşan bir bozukluktur.
Hipofiz bezi birçok hormonun salgılanmasından sorumlu olup, beyinde yer almaktadır.