Omurga Kırıkları Belirtisi ve Tedavisi

Omurga kırıklıklarının belirtileri
Omurga kırıklarının belirtileri genel olarak boyun, sırt ve bel ağrısı ile kas spazmı gibi belirtiler ile seyrini göstermektedir. Omurilik yaralanması da kırığa eşlik ediyor ise kollarda ve bacaklarda hissizlik, kuvvet kaybı, idrar, büyük abdest kaçırma ya da yapamama vb. birçok şikayetler olabilmektedir. Diğer belirtileri ise sinir yaralanması olmayan hastalarda yeterli tedavi uygulanmaz ise omurgada oluşan kamburluk ve buna bağlı oluşan sırt, bel ağrılarıdır. Sinir yaralanması durumunda ise gelişen duyu kaybı ve felç geç dönem belirtisi olarak sayılmaktadır.
Omurga kırıklıklarının nedenleri
Omurga kırıklıkları genellikle iş yaşamındaki kazalara bağlı olarak sıklıkla görülmektedir. Daha çok yüksekten düşmeye bağlı oluşmaktadır. Bunun dışında trafik kazalarında özellikle çok sık görülen bir durumdur. Yaşlılarda bazen kemik erimesine bağlı sebepsiz omurga kırıkları oluşabilmekte veya primeri başka yerde olan kanserlerin omurgaya yayılmasına bağlı olarak yine omurgalarda kırıklar görülebilmektedir.
Omurga kırıklıklarının tedavisi
Kırığın çeşidine, seviyesine ve şiddetine göre tedavilerde değişmektedir. Kanal içi denilen omurilik kanalına taşmayan kırıklarda kemik yüksekliği çok fazla kaybolmamış ise omurga içerisine çimento doldurma denilen bir işlemle tedavi imkanı vardır. Bu tedavide ağrı hemen kontrol altına alınmaktadır. Ayrıca omurgaya destek olmakta ve hasta hızlıca günlük hayatına geri dönmektedir. Bu işlemden sonra bir iki gün hastanede yatış yeterli olmaktadır. Çok yüksek enerjili travmalarda eğer omurilik kanalına kemik parçalarının taştığı ve kuvvetsizliğe neden olduğu travmalarda daha farklı tedaviler uygulanmaktadır. Bu tedavilerin en bilinenin omurgaya vidalama ameliyatıdır. Vidalamadaki amaç oradaki oluşan hem ağrıyı kontrol altına almak hem de omurgada meydana gelen sağlamlığın bozulmasını tekrar sağlama çabasıdır. Hastanın bu ameliyat sonrasında birkaç hafta istirahat etmesi gerekmektedir. Doktor kontrollerini ihmal etmemeli ve yavaş yavaş günlük hayatına dönmeye başlamalıdır. Belirli bir süre korse kullanması gerekmektedir.
Benzer Yazılar
Menisküs, dik ekleminde bulunur ve kıkırdak yapıdadır. Bu yapı; dizin sabit kalmasını sağlar ve vücudu dengede tutar.
Kemik yoğunluğu yaş ilerledikçe azalır. İlerleyen yaşlarda; kaza ile düşmek de, kemik yoğunluğunun ve dayanıklılığının azalmasına
Eklem kıkırdağının yok olması, eklem yıpranmasına; yani eklem artrozuna yol açar.
Kemik, kendi kendini onarabilen bir yapıdır. Kemikte kırılma meydana geldiği zaman
“Bebekler büyümeyle birlikte 10 ve 18 aylar arası yürümeye başlar. Yürümeye başladıktan sonra çocuklarda ayakkabı ihtiyacı olmaktadır” diyen İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Dr. İftikhar Gurbanov bilgilendirdi.
Kişi adımını atarken, vücudun ağırlık merkezini kontrol altında tutmalıdır.
Normal bir omurgaya arkadan bakıldığı zaman tüm uzunluğu boyunca düz görünür.
Artroskopi uygulaması; eklem içinin optik ve kamera ile görüntülenmesidir.