Ülseratif Kolit Tedavisi
Ülseratif kolit nedir?
Ülseratif kolit; sadece kalın bağırsağı tutan bir hastalıktır. Bağırsağın iç yüzeyinden başlıyor ve de rektum denilen alt kısımdan giden bir hastalık olarak bilinir. Bu rahatsızlık akut alevlenme periyotları ve ishal belirtileri arasında görülür. Kronik bir hastalıktır.
Ülseratif kolit hastalığının belirtileri
- Şiddetli İshal
- Kanlı ishal
- Karın ağrısı
- Ateş yükselmesi
- Diz üstünde lekelenme
- Karın ağrısı ve kramp
- Rektal ağrı
- Rektal kanama - dışkı ile az miktarda kan geçirerek
- Dışkılama aciliyeti
- Acil olmasına rağmen dışkılama yetersizliği
- Kilo kaybı
- Yorgunluk
- Çocuklarda, büyümede başarısızlık
Ataklar hangi sıklıkla görülür?
Ülseratif kolit hastalığının atakları kişiden kişiye değişiklik gösterir. Bu hastalıkların hem ilaç ile hem de ameliyat ile tedavisi mümkündür. Hastada görülen ishal, karın ağrısı, ateş yükselmesi vb. ataklarda oldukça önemlidir. Doktor muayene sonucunda hangi tedavi yöntemine karar vereceğini belirler.
Ülseratif kolit en çok kimlerde görülür?
Ülseratif kolit; 2 yaşındaki çocuklar ve 15 – 30 yaş aralığındaki kişilerde en çok görülür. Kadınlarda ve erkeklerde eşit olarak görülür.
Ülseratif kolitin tedavisi nasıldır?
Kronik bir hastalık olduğu için doktorun mutlaka düzenli aralıklarla hastayı muayene etmesi durumunun nasıl olduğunu görmesi gerekir. Kontrollerde kan tahlilleri, fizik muayenesi ve gerekli aralıklarda kolonoskopi ile hastanın bağırsakları kontrol edilmelidir. Uzman doktor ülseratif kolit hastalığı olan kişiye ilaç tedavisi planlar. Bu ilaçların düzenli olarak mutlaka alınması gerekir.
Ülseratif kolitin risk faktörleri nelerdir?
Ülseratif kolit hastalığı hem kadınlarda hem de erkeklerde aynı oranda görülebilir. Ülseratif kolit hastalığı genel olarak 30 yaşından önce başlar. Ancak, herhangi bir yaşta ortaya çıkabilir ve bazı insanlar 60 yaşına kadar hastalığı geliştirmeyebilir. Aile öyküsü olanlarda risk faktörleri arasındadır. Ebeveyn, kardeş ya da çocuk gibi yakın bir akrabanız var ise hastalığa yakalanma riskiniz daha yüksek olabilir.
Benzer Yazılar
Ramazan ayında tutulan oruç sebebiyle beslenme alışkanlıkları 1 ay boyunca tamamen değişiyor. Saatler boyunca aç kalıp, zengin iftar sofralarında çeşitli yemekleri yemeye başlamak, mide-barsak hastalıklarının gelişimine yol açabiliyor.
Özofagus (Yemek Borusu) Kanseri boğazımızdan mideye kadar giden yemek borusunda
Polipler hücrelerin, normale oranla daha fazla arttığı kitlelerdir. Polipler, kalın bağırsakta en sık karşılan tümör çeşitleridir. Ancak vücudun diğer kısımlarında da görülebilmektedirler.
18 yaşından büyük ve sfinkter gevşekliği 3 cm’nin altında olan hastalar için uygun bir tedavidir. Sürekli ilaç kullanmak zorunda olan hastalar için de tercih edilebilir.
Son yıllarda yanlış beslenme alışkanlıkları ve hareketsizlik mide ve bağırsaklarda olumsuz etkilere neden oluyor. Sindirim sistemi tanı ve tedavisinde kullanılan, ucunda kamera bulunan bir cihazla organların incelenmesine endoskopi denilirken,
Mide reflüsü olarak bilinen gastro-özefageal reflü hastalığı, mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçması ile oluşur. Mide içeriği, belirgin derecede asittir. Aynı zamanda, mide içeriğinde hemen her zaman safra ve pankreas sıvıları da bulunur.
Beslenme alışkanlığı, gastritin ortaya çıkmasında önemli rol oynayan bir faktördür. Düzensiz ve kötü beslenme, sigara ve alkol tüketimi, mideyi tahriş ederek gastrite sebep olabilecek başlıca sebeplerdendir.
Kurban kesimini takiben, eti en azından 1 gün buzdolabında dinlendirdikten sonra tüketin.