Dikkat! Enerji İçecekleri Kalbimize Zarar Veriyor!

“Abartılı tüketildiğinde çok sayıda zararı olan enerji içeceklerini zaman zaman içiyoruz. Fakat enerji içeceklerinin fazla tüketilmesi kalp hastalıkları açısından çok riskli... Peki hangi hastalıklara neden olabilir?” İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Süha Çetin önemli açıklamalarda bulundu.
‘Kalbimiz enerji içeceklerinden kaynaklanan yoğun bir uyarı altında kalıyor’
Bu içeceklerin içinde yoğun bir miktarda bulunan kafein vücudumuz için uyarıcı bir özellik taşır ve sempatik sinir sistemi kamçılayarak nabız ve tansiyon yükselmesine neden olur. Enerji içeceklerinin içeriğinde uyarıcı madde olarak sadece yüksek dozda kafein yok. Ayrıca guarana, taurin ve L-karnitin de uyarıcı özellikler taşıyor ve aynı zamanda kafeinin etkisini yoğunlaştırıyor. Bahsedilen içecekler günde 2 veya 3 fincan kahvede tükettiğimiz kafeinin çok daha fazla olan bir miktarını içeriyor. Kafeini yoğun bir biçimde tüketecek olursak nabzı ve tansiyonu yükseltir, korkuları tetikleyebilir ve uzun vadede vücutsal ve ruhsal bir kafein bağımlılığına neden olabilir.
‘Enerji içecekleri kalbimizin elektriksel aktivitesine zarar veriyor, ritim bozukluğunu ortaya çıkarabilir’
Eğer bu içecekler kısa sürede yoğun bir miktarda tüketilirse, EKG de QT uzaması dediğimiz bir bulguya neden olabilir. Böylece ölümcül ritim bozuklukları meydana gelebilir. Enerji içecekleri aynı zamanda atrial fibrilasyon dediğimiz bir ritim bozukluğunu tetikleyebilir.
‘Enerji içecekleri yüksek miktarda kalori içerir’
İçinde bulunan yüksek yoğunluktaki şeker ve kalori, kalbimize zarar verebilir. Bu içecekler sıklıkla tüketilirse kilo almamıza ve dolayısı ile Obezite ve Tip II Diyabete neden olabilir. Bu belirtilen iki risk faktörünün kalp üzerindeki kötü etkisi tartışılmaz.
Diğer endişe verici durumlardan bir tanesi de bu enerji içeceklerinin alkol ile karıştırılarak tüketilmesidir. Alkol sinir sistemini yavaşlatır, tansiyonu düşürür ve konsantrasyon kalitesini azaltır. Enerji içecekleri ise tam tersini yapar. Böylece tüketilen alkolün negatif etkileri ortadan kalkar ve daha çok alkol tüketimine neden verir. Çünkü enerji içeceklerinden dolayı kendinizi hiç alkol içmemiş gibi hissedersiniz ve dolayısı ile daha fazla alkol tükettiğinizde alkol zehirlenmeleri oraya çıkabilir.
Enerji içeceklerinin spor yaparken alınması
Birçok insan enerji içeceklerini kendilerini spor öncesi vücutsal ve ruhsal açıdan motive etmesi için kullanır. Fakat spor aktivitesinden önce kafein tüketilmesi tıbbi açıdan önerilmiyor. Zaten spor kalbi hızlandırıp fonksiyonlarını artırıyor. Bu etkiyi yoğun kafein miktarı ile daha fazla tetiklemek kalp açısından zararlı olabilir. Bu içeceklerin yerine bol su ve elektrolit miktarı yoğun olan soda tüketilmeli.
Enerji içeceklerinin beyin fonksiyonlarını artırma ve spor performansını güçlendirme gibi bir özelliği kesinlikle yok. Besin değeri ise hiç mevcut değil. Bu içeceklerin yerine günde bir veya iki fincan kahve içmek çok daha mantıklı olabilir.
Benzer Yazılar
Akıllardaki bir diğer soruysa, dışarıdan gelen paketli ürünlerin hijyeninin nasıl sağlanması gerektiğidir.
Testislerde yer alan toplardamarların genişlemesi sonucu oluşmaktadır.
Ünlü Oyuncu Sitare Akbaş, İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi’nde Başarılı Bir Tedavi Geçirdi
Yeni doğmuş olan bebeklerde meydana gelen bu durum bazı zamanlarda fark edilemiyor. Bebeğinizi uzattığınızda boynu sabit olarak eğri duruyorsa ve düzelmiyorsa eğrilik mevcut demektir.
Erkeklerde görülen meme büyümesi olarak bilinmektedir. Erkeklerde en çok görülen dönem ergenlik dönemidir
Günümüzde pek çok kadın kariyer ve eğitim planları nedeniyle anne olmayı erteliyor
Türk Nefroloji Derneği’nin yaptığı CREDIT çalışması; ülkemizdeki yetişkin bireylerin yaklaşık olarak %16’sında farklı seviyelerde kronik böbrek yetmezliğinin olduğunu ortaya koymuştur.
Omuz, vücudun en hareketli eklemidir. Eğer; bu bölgede gelişen ağrılar tedavi edilmezse; hareket kısıtlığı yaşanabilir
Dünya genelinde 36 milyon görme engelli insan bulunmakta ve bu sayının nüfus artışı ve ömür uzamasına bağlı olarak 2050 yılında, 115 milyona ulaşabileceği tahmin edilmektedir