Gebelik ve Trimestr Dönemleri

1.Trimestrde Annede ve Bebekteki Gelişmeler
1. Trimestr hamileliğin ilk 3 aylık sürecidir. Kişinin hamile olduğu 5 hafta sonra kesin olarak belli olmaktadır. Hamile kaldığını kesin olarak öğrenen anne adayının önceliği sağlıklı bir şekilde gebeliğini devam ettirmesi ve doğurmasıdır. Buna bağlı olarak ilk olarak doktoru tarafından istenilen tüm kan testleri yaptırılmalıdır. Bu kan testleri arasında kan değerleri, bulaşıcı hastalıklar ve gebelik hormonunun düzeyi vb. değerlerde incelenmektedir. Hamilelik sürecinin 1. Trimestrinde bir sorun olup olmadığını görmek için ultrason ve kan testleri yapılmaktadır.
Hamile olan anne adayında fiziksel ve psikolojik olarak değişimler görülebilmektedir. Bunlardan bazıları; baş dönmeleri, mide bulantısı, sık sık idrara çıkma, uyku hali, yorgunluk, halsizlik, aşırı alınganlık, sık sık acıkma, ağlama, kilo artışı vb. değişimler hamileliğin 5. haftasında başlamaktadır.
2.Trimestrde Annede ve Bebekteki Gelişmeler
2. Trimestr hamileliğin 14. ve 26. haftaları arasında oluşan süredir. Hamileliğin 2. Trimestri yalnızca bebeğin gelişiminin devam ettiği, kan testlerinin daha az sıklıkla yapıldığı bir süreçtir. Bu dönem artık bebeğin de gelişmesi ve büyümesi ile fiziksel anlamda kendini göstermeye başlamıştır. Kilo almaya başlayan anne adayının; karnı belirginleşir, cinsiyeti öğrenilir, ebeveynler bebekleri için hazırlıklara başlar.
Bebeğin bu dönemde kas sistemleri de gelişmeye devam etmektedir. Buna bağlı olarak anne karnında daha fazla hareket edebilmektedir. Bebeğin hareketliliği sırasında anne bunu hissedebilmektedir. 2. Trimestrde bebeğin elleri, bacakları, kolları, yüzü daha fazla belirgin olarak görülmektedir.
3. Trimestrde Anne ve Bebekteki Gelişmeler
Hamileliğin son üç aylık sürecini kapsayan bu dönem; 27. ve 41. haftaları arasını oluşturmaktadır. Ayrıca, bu dönem 3. Trimestr olarak adlandırılmaktadır.
Bu dönemde bebeğin gelişimi hızla devam etmektedir. Bunun yanı sıra anne karnında iken dışarda olan tüm olaylara ve / veya seslere anlık olarak tepki vermektedir. 3. Trimestrın ilk haftalarında bebeğin boyu ve kilosu öğrenebilmektedir. Normal gelişen bir bebeğin 27. Haftada 25 cm boyu, kilosu 1 kg olmaktadır.
Anne adayı bu dönemde sütü gelmeye başlar. Bebeğin gelişmesi ve günden güne büyümesi sebebiyle anne karnı da büyümeye devam etmektedir. Annenin, mide yanması gibi şikayetleri olabilmektedir.
32. Hafta itibari ile anne adayı iki hafta da bir doktor kontrolüne gitmelidir. Artık bebek 2 kiloya yaklaşmıştır. Beyin gelişimi başta olmak üzere gelişimi devam eder.
36. haftadan itibaren doktor kontrollerinde ultrason ile bebeğinizin parmaklarını, yanaklarını daha da belirgin bir şekilde görebileceksiniz.
37. haftadan sonra artık bebek gelişiminin çoğunu tamamlamış durumunda olacaktır. Anne adayının, karnı büyüdükçe nefes alması daha zor olacaktır. Çünkü akciğerlerindeki baskı azalacaktır.
Anne kilo alımına bebek hızla gelişmeye devam ederken, 39. Haftadan itibaren kasılmalar başlayacaktır. Sorunsuz bir gebelik süreci geçiren anne adaylarının genel olarak, 40. Haftadan sonra doğumu gerçekleşmektedir.
Benzer Yazılar
Döllenen yumurtanın yerleştiği, büyüdüğü ve doğum zamanına kadar gelişmesini sağlayan organa rahim denir.
Hamileliğin bazı dönemlerinde nezle oldukça sıkıntılı yaratır. Hamileliğin üçte birinde alerjik reaksiyonlar görülmediği gibi burun tıkanıklıkları görülebilir.
Rahim ağzı kanseri daha çok gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkelerde daha sık görülen kanser türüdür.
Adet ağrısı, kramp tarzında, bele ve kasıklara, bazen de bacaklara vurabilen şiddetli bir ağrıdır.
Miyom, kadınlarda sıkça karşılaşılan iyi huylu tümörlere verilen isimdir. Genellikle 30-40 yaş arasındaki kadınların yaklaşık %25-%50’sinde görülür. En önemli risk faktörleri; hiç doğum yapmamış olmak, genetik faktörler, obezite ve siyah ırktır.
Hamilelik döneminde, vücudun ihtiyacının arttığı minerallerden birisi de kuşkusuz ki magnezyumdur!
Vajinada kaşıntı problemi birçok kadında görülen yaygın bir jinekolojik şikâyettir.
Premenstrüel sendrom (PMS) nedir? Premenstrüel sendromu, adet öncesi gerginlik sendromu anlamına gelir. Adet kanamasının yaklaşmasına çok az kalmışken, kadınların yaklaşık %75’inde hormon düzeylerinin değişmesine bağlı olarak bazı şikayetler gözlemlenir.