İnsülin direnci nedir?
İnsülin direnci bir başka söylemle metabolik sendrom olarakta bilinir. Kaslarda, yağlarda ve karaciğerde olan hücrelerin insüline doğru tepki verememesi sebebi ile oluşur. İnsülin direnci; obezite, yüksek tansiyon, kolestrol gibi sorunlara yol açabilmektedir. Vücutta enerji üretmek için kandaki glukozun kullanılamaması ile ortaya çıkar.
İnsülin direnci nedenleri nelerdir?
Aile öyküsünde insülin direnci bulunan kişilerde genetik faktörler nedeni ile insülin direnci oluşması ihtimali yüksektir. Bunun yanı sıra hareketsiz insanlarda, fazla yemek tüketen kişilerde görülmesi olasıdır. Kaslar, yağlar ve karaciğer bu dirençten en çok etkilenen dokular arasındadır. Riski arttıran bazı durumlar vardır. Bu durumları şu şekilde sıralayabiliriz:
Yağlanma olması,
Aşırı kilo alımı, obezite,
Düzensiz yemek yeme,
Karaciğer yağlanmaları,
Ailesinde diyabet öyküsü olanlarda,
Sigara ve alkol kullanımı.
İnsülin direnci belirtileri nelerdir?
İnsülin direncini ölçmek için kan şekeri seviyesinin ölçümlenmesi gerekmektedir. Bunların haricinde tansiyon ve kolesterol seviyelerinin dikkatlice ölçülmesi gerekiyor. Bunlar için de testler yapıldıktan sonra uzman bir hekim tarafından değerlendirilmesi gerekir. İnsülin direnci teşhisi için; erkeklerde 95 cm kadınlarda ise 80 cm bel çevresi şartı gereklidir. Tansiyonun yüksek seviyelerde olması gereklidir. Açlık şeker seviyesinin 100 mg üzerinde olması olasıdır. Cilt lekeleri görülebilir.
İnsülin direnci nasıl teşhis edilir?
İnsülin teşhisi için öncelikle hastanın öyküsü dinlenir. Vücut ölçümleri yapılır. Boy, kilo vücut kitle endeksi ölçülür. Bu işlemler ile birlikte tansiyon ve kan testleri yapılır. Kan testleri ölçülürken glukoz ve hemoglobine bakılır. Bu işlemler yapılırken 8 saatlik açlık gereklidir.
İnsülin direnci nasıl tedavi edilir?
İnsülin direncini önlemek için öncelikle kişinin sağlıklı yaşam tarzını benimsemesi gerekmektedir. Bunlarla birlikte egzersiz yapılması çok önemlidir. Günlük minimum yarım saat egzersiz yapılması gereklidir. Sağlıklı kilo alıp vermek önemlidir. Sağlıklı kilo aralığını uzman bir hekim tarafınca destekleyebilirsiniz. Sağlıklı besinler tüketmeli, protein, tahıllar ve sağlıklı yağlar ile diyete uymak önemlidir. Mutlaka uzman bir hekim görüşü alınız. Her hastalıkta olduğu gibi bu hastalıkta da erken teşhis önemlidir.
Benzer Yazılar
Kolesterol ile alakalı duyduğumuz doğru veya yanlış birçok bilgi var. Peki bunlardan hangileri doğru?
Akromegali, beynin tabanında yer alan hipofiz bezinin ön lobundan çok miktarda büyüme hormonun salgılanmasına bağlı olarak gelişir. Nadir bir hastalık olup, tedavi edilmemesi durumunda; iç organlarda ciddi sorunlara yol açabilecek etkilere neden olabilir.
Paratiroid bezi salgıladığı hormonlar sayesinde kandaki kalsiyum seviyesini kontrol eder.
Diğer adı adrenal yetmezlik olan Addison hastalığı oldukça nadir görülen bir hastalık olup, vücudun bazı hormonları yeteri kadar üretememesi sonucunda ortaya çıkar.
İnflamasyon, vücudun herhangi bir hasara karşı verdiği koruyucu bir cevaptır. Akyuvarların insan vücudunu bakteri ya da virüs gibi dış etkenlerden koruması anlamındadır.
Beyinde yer alan epifiz bezinden genellikle akşamları yani karanlık olduğunda salgılanan hormona melatonin hormonu denir.
Polikistik Over Sendromu Diyabete Yol Açabilir!
B12 vitamini B vitaminleri gibi suda çözünen bir vitamindir. Merkezi sinir sisteminin etkin faaliyet göstermesi için B12 vitaminine ihtiyaç duyulur içerisinde kobalt bulunan vücudumuzda önemli vitaminlerden biridir.
Vücudun faaliyet gösterebilmesi için ürettiği ısıyı; ürettiğinden daha hızlı kaybetmesi sonrasında gelişir. Vücut ısısının tehlikeli bir şekilde düşmesine yol açan bu durum hayati önem taşır.