Total Protein ve Albumin Düşüklüğü
Total protein nedir?
Proteinler; dokuların ve hücrelerin yapıtaşı olup, vücudun büyümesinde, gelişmesinde ve genel sağlık durumunun değerlendirilmesinde önemli bir etmendir. Pek çok organın yapısında bulunur ve katıldığı vücut fonksiyonlarının kontrolünden sorumludur. Total protein testi ile kanın plazmasındaki var olan proteinlerin miktarı ölçülür.
Kandaki protein çeşitleri nelerdir?
Kanda bulunan 2 farklı protein vardır. Bu proteinler; albüminler ve globülinlerdir.
Albumin: Kandaki pek çok küçük molekülün iletimini sağlar. Fakat, albüminin öncelikli rolü; damardaki sıvının, damar dışına kaçması durumunu engellemektir.
Globulin: Globülin proteinin içinde; enzimler, antikorlar ve 500’den fazla çeşitte protein bulunur. Albumin ve globulin oranına; total protein ve albuminin direkt ölçümü ile ulaşılır. Albumin ve globülin değerinin göreceli olarak hangi miktarlarda bulunduğunu verir.
Albumin normal değeri nedir?
Kanda en çok miktarda bulunan plazma proteini olan albümin, karaciğerin sentezlediği bir proteindir. Kılcal damardan geçmesi mümkün olmayacak büyüklükteki proteinlerin meydana getirdiği onkotik basınç sayesinde proteinlerin bu bölgelerden geçişi sağlanır. Böylelikle; ödem oluşumu ve damar yatağındaki sıvı birikimine bağlı tansiyon yüksekliği engellenmiş olunur. Albuminin seviyesi; laboratuvar testleri ve kan ile idrardan alınmak üzere iki alternatif yöntem ile ölçülebilmektedir. Yetişkinlerde kan değerindeki referans aralığı 3.4 ile 5.4 g/dL iken; idrar testindeki ideal değer 0 ile 8 mg/dL'dir.
Albumin düşüklüğü nedir?
Albumin düşüklüğü yaşayan bir bireyin kan plazmasındaki protein molekülleri, dar damalardan geçemez. Çünkü; bu durumda albumin miktarı, onkotik basıncı dengeleyecek değerde değildir. Haliyle, kişinin vücut dokularında sıvı birikimi olarak adlandırdığımız ödemler, yani şişlikler ortaya çıkar. Özellikle; ayak bilekleri, bacak, yüz ve göz kapağındaki şişlikler dikkat çeker. Düşüklük; karaciğerde yeteri kadar albumin sentezlenmemesinden kaynaklanabileceği gibi, aşırı albumin kaybı ve albumin yıkımından da kaynaklanabilir. Albuminin eksik olması durumunda rastlanılan belirtilerin bir kısmı şöyledir:
- Ateş
- Kaşıntı
- Karın ağrısı
- Halsizlik ve yorgunluk hali
- Bulantı ve kusma
- Vücudun çeşitli bölgelerinde gelişen ödem
- Gelişen morluklar
- İştah kaybı
- Aniden kilo verme
- Nefes almada güçlük
- İdrar ve dışkının renginde değişiklik
- Gece boyunca sık idrara çıkma ihtiyacı
- Erkeklerde cinsel işlev bozukluğu
Benzer Yazılar
HbA1C, kan glukoz seviyesinin 2 ila 3 aylık ortalama seviyesine bakılmasını sağlayan glikozillenmiş hemoglobin testidir. Glikozillenmiş hemoglobin seviyesinin yüksekliği, kan şekerinin yüksek ilerlediğinin kesin ve çok önemli bir belirtisidir.
Gaitada gizli kan testi, hiçbir sorun yok ise negatif sonuç verir. Pozitif olması; gastrointestinal kanalında anormal bir kanamanın mevcut olduğu anlamına gelir.
Check-Up'ta Yapılan Kan Testlerin ve Kısaca Anlamları
Kalp ve damar hastalıklarının tanısında kullanılan EKG, kalbin kasılması esnasında meydana gelen elektriksel aktivitenin grafiksel anlamda kayıt edilmesine olanak sağlar.
Tüm batın USG, karın bölgesinin ultrasonografi ile incelenmesi işlemidir. Batın ultrasonu; alt batın ve üst batın olmak üzere ikiye ayrılır.
Kanda bulunan ve en başta karaciğerdeki olmak üzere pek çok hücre tarafından doğal olarak üretilen kolesterol; mumsu bir yapıya sahiptir ve lipid, yani yağ türüdür.
PSA (prostat spesifik antijen), prostatta üretilen ve menini kıvamı ile yakından ilişkili olan enzimdir. Üretilen PSA’nın bir miktarı kanda dolaşır.
Kadın hastalıklarından korunmak ve kaliteli bir yaşama sahip olmak için bilinçli olmak ve düzenli olarak jinekolojik kontrollerden geçilmesi büyük önem taşıyor.
Hemogram; kandaki hücre sayısını ve oranlarını tespit etmeye yarayan bir kan testidir. Kan dolaşımındaki hücrelerin kemik iliğinde üretiliyor olması sebebiyle aslında kemik iliğinin değerlendirilmesine de olanak tanır.
Alanin aminotransferaz (ALT), bir enzim türüdür. Aynı zamanda “serum glutamik piruvik transaminaz” (SGPT) olarak da isimlendirilir. Öncelikli olarak karaciğerde, az miktarda ise böbrek ile diğer bazı organlarda bulunmaktadır.
