Tüp Bebek Tedavisini Tekrarlayan Anne ve Baba Adayları İçin Öneriler

Tüp bebek tedavisinde başarısızlığın kaynağı tespit edilmeli ve buna göre planlama yapılmalı!

Tüp bebek denemesi yapan anne ve baba adayları, gebelik sağlanamadığı zaman hayal kırıklıkları ile karşılaşıp, deneme tedavilerini yarıda bırakabiliyorlar. Öncelikli olarak; bu başarısızlıklara neden olan faktörlerin belirlenmesi ve buna göre gelişmiş tetkik ve modern yöntemlerin uygulanması bebek sahibi olmayı kolaylaştırıyor.

Yumurtanın kalitesini artırmak başarı oranını artırıyor…

Tüp bebek tedavisinin başarısız olarak değerlendirilebilmesi için; 3 kez peş peşe deneme yaptırmış olup, halen gebeliğin sağlanamamış olması gerekir. Gebeliğin sağlanamamasında en çok karşılaşılan durum ise anne ve baba adayında hiçbir problem yokken, embriyonun iyi gelişememesidir. Tedavide uygulanan protokollere; her çiftin, daha önceden beklenen sonuçları vermesi mümkün olmayabilir. Bu yüzden; protokolde ve kullanılan ilaçlarda değişiklik yapmak, ek tedaviler ile yumurtanın kalitesini artırmak; iyi bir embriyonun oluşturulmasını sağlayacaktır.

Başarısız tüp bebek tedavileri rahim zarı yapısından kaynaklanıyor olabilir…

Gebeliğin sağlanmasında, rahim zarı kalınlığının ölçüsü de önemli bir unsurdur. Bu ölçünün en az 7 ila 8 mm olması gerekir. Bu ölçünün altındaki kalınlıklara sahip olan kadınların gebe kalma yüzdelerinde azalma görülür.

Tüp bebek tedavileri birçok denemeye rağmen başarısızlıkla sonuçlanıyorsa rahim zarının detaylı olarak incelenmesi gerekir. Gerekli görülürse; ilaçlı rahim filmi, 3D ultrasonografi ve HSG ile rahim zarının yapısı gözden geçirilmelidir. Yapılan bu incelemelerde; miyom ve poliplere rastlanırsa ya da rahim zarında yapışma tespit edilirse; öncelikli olarak bu sorunların tedavisi yapılmalıdır.

Bunların yanı sıra; yapılan tetkiklerde yumurta kanallarında sıvı birikintisine rastlanırsa; yeni bir tüp bebek tedavisi girişiminden önce bu kanalın çıkarılması ya da bağlanması gerekir.

Deneyim ve gelişmiş teknoloji sorunları her zaman çözüyor!

Rahime bağlı başarısızlıkla sonuçlanan tüp bebek tedavisinde birçok yöntem izlenir. Rahim zarı tedavisi öncesinde yapılacak biyopsi ile tutunma oranının yükseltilmesi ve transfer öncesinde rahim zarının uyarıcı moleküllerle yıkanması; bu yöntemlerden bazılarıdır.

Embriyo ile ilgili başarısızlık faktörleri göz önünde bulundurulduğunda ise embriyonun 5.gün transfer edilmesi, embriyodan kültür alımı ve embriyonun kalın kısmının inceltilmesi başvurulan yöntemlerdir.

Genetik incelemelerin yapılması gerekiyor…

Tekrar eden başarısız tüp bebek tedavilerinde; çiftlerin kan tahlillerine bakılmalı ve genetik incelemelerinin yapılması gerekir. Var olan bazı genetik anormallikler, embriyonun tutulmasına engel oluyor olabilir. Böyle durumlarda; embriyoların genetik yönde incelenmesiyle en sağlıklıları belirlenir ve rahim içerisine yerleştirilir.

Başarısızlıkların sperm hücrelerinden kaynaklanabiliyor olması durumunda…

Bazen; sperm hücrelerinin kalitesi ve hareketlilik durumu da tüp bebek tedavisinde başarısızlıklara neden olabiliyor. Bu durumda ise IMSI olarak adlandırılan yöntem ile sperm hücreleri yaklaşık 6.000-8.000 kat oranında büyütülerek en sağlıklı olanları seçiliyor. Gebelik şansını artıran bu yöntemde spermlerin seçilmesi, fertilechip ile yapılıyor. Son zamanlarda, yeni uygulanmaya başlayan bu yöntem en iyi sperm hücrelerini tanımaya olanak sağlıyor.

Bu önerilere dikkate alın!

Başarısızlıkla karşılanabileceğinin doğal olduğunu, bu sürecin dikkat ve sabır isteyeceğini unutmayın.
Klinik ve doktor seçimi yaparken, yeterli araştırma yapmış olduğunuzdan ve içinize sinen şekilde tercih yapmış olduğunuzdan emin olun.
Bu süreç stres istemeyeceği için daima pozitif olmalısınız. Nefes egzersizleri ve yoga ile bunu sağlayabilirsiniz.
Tedavinizi yürüten doktorunuzun öneri ve tavsiyeleri dışına çıkmayın.
Sağlıklı beslenmeli, düzenli olarak egzersiz yapmalı ve uykunuzun kaliteli olmaya özen göstermelisiniz.

Benzer Yazılar

Alkole Bağlı Bu Rahatsızlıkları Hafife Almayın

Alkollü araç kullanmanın trafik kazalarına neden olduğunu ya da fazla alkol tüketiminin karaciğer sirozuna yol açtığını hepimiz biliyoruz.

Devamı

Ofisinizde Pozitif Bakış Açısına Sahip Olun!

İş hayatında artan rekabet; günlük yaşamın pek çok saatinin ofiste geçirilmesine neden oluyor.

Devamı

Yaşlanan Duygularımız mı? Yoksa Biz miyiz? Yaşlanmaya Hazır mıyım?

Sinema tarihinin en yakışıklı aktörlerinden biri olarak görülen Alain Delon’un, ‘Yaşlanmak berbat!’ diyerek ötanazi ile hayatına son vermek istediğini açıklaması akıllara yaşlılık sendromunu getirdi.

Devamı