Huzursuz Bacak Sendromu Nedir?
Huzursuz Bacak Sendromu Nedir?
Genellikle gece, bacaklarda ortaya çıkan, tam olarak tarif edilemeyen ve uykuya dalmaya engel olan, garip duyu hissi huzursuz bacak sendromu olarak tanımlanır. Bu garip his, genellikle bacakların derinlerinde hissedilen yanma, diken batması, karıncalanma ve sıkıntı gibi tanımlanan rahatsız edici bir histir.
Huzursuz Bacak Sendromu Neden Olur?
- Beyindeki kimyasal dopamin dengesizliği, beyin tarafından kas hareketlerini kontrol edecek mesajın gönderilememesine yol açar.
- 40 yaş öncesi hastalarda görülen huzursuz bacak sendromu genelde genetiktir.
- Özellikle gebeliğin son trimestrinde anne adaylarında semptomlar başlayabilir. Lakin bu belirtiler, gebelik sona erdiğinde de kendiliğinden geçerler.
- Anemi ve demir eksikliğinin eşlik ettiği böbrek yetmezliği
- El ve ayak sinirlerinin hasar görmesine neden olan periferik nöropati. Alkol kullanan kişiler ve diyabet hastalarının hastalığa yakalanma riski oldukça yüksektir.
- Demir eksikliği.
- Omurilikte bulunan spinal kord ya da spinal blok oluşumu.
- Serotonin miktarını yükselten sertralin, fluoksetin gibi antidepresan ilaçların ve haloperidol gibi antipsikotik ilaçların düzenli kullanımı
Huzursuz Bacak Sendromu Tedavisi
Huzursuz bacak sendromunun tedavisinde birçok ilaç kullanılmakla birlikte ilk olarak eşlik edebilen hastalıkların ve metabolik bozuklukların saptanması ve tedavisi gerekmektedir. Huzursuz bacak sendromunun ortaya çıkışmasına sebep olan herhangi bir hastalığın olup olmadığını araştırmak gerekmektedir. Örneğin; diyabet, artrit ve demir eksikliği gibi hastalıklar bunlar arasındadır. Bazen tüketilen ilaçlar da huzursuz bacak sendromunda şikayetleri arttırabilmektedir. İlaçların kesilmesi sonucunda çok nadirde olsa hastalığın kaybolmasına neden olmaktadır. Fakat çoğunlukla bu hastalıklar en iyi şekilde tedavi edilse bile huzursuz bacak sendromu ile ilgili şikayetler devam etmektedir.
Huzursuz bacak sendromunun orta ve şiddetli düzeyde seyrettiği hastalarda ise ilaç tedavisi başlanır. Yakından takip edilen bu hastalarda doz ayarlaması yapılarak hastalığın aktivitesi baskılanır. İlaç tedavisi ile hastaların çoğunda oldukça yüz güldürücü sonuçlara ulaşılması mümkündür.
Benzer Yazılar
Otizm, günümüzde birçok çocuğu etkileyen, belirtilerinin yaşamın ilk üç yılındaki erken gelişim evresinde başladığı bilinen ve yaşam boyu devam eden nörogelişimsel bir bozukluktur.
İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Nöroloji uzmanları, Dr. Öğr. Üyesi Tülay Alışkan Oral ve Uzm. Dr. Hakan Çavuş, parkinson ile ilgili tüm merak edilenleri anlattı.
Epilepsi hastalarının yüzde 60'ında nöbetler ilaçla kontrol altına alınır. Bazı hastaların epilepsi türleri yaş ile ilişkilidir.
Birçok kişinin, migrenin tedavisinin olmadığını sanması nörologları hep şaşırtır. Oysa migren için basit ve ucuz tedavi seçenekleri vardır. İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Nöroloji uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Tülay Alışkan Oral, migren ile ilgili merak edilenleri anlattı.
İskelet kaslarında çeşitli seviyelerde zayıflamalara sebep olan hastalığa, myastenia gravis adı verilir. Bu hastalık kronik ve otoimmün bir sinir kas hastalığıdır. Sinir uyarılarını bilinçli bir şekilde kontrol ettiğimiz kaslara iletilmesindeki bir bozukluktan kaynaklanan myastenia gravis, doğuştan gelen ya da bulaşan bir hastalık değildir.
Her birey, sağlıklı ve verimli bir gün geçirebilmek için, farklı miktarlarda uykuya ihtiyaç duyar. Yani ideal uyku süresi diye bir kavram bulunmamaktadır.
Dikkat dağınıklığı şehir hayatının vazgeçilmez bir parçası oldu. Herkes unutkanlıktan yakınarak “alzheimer oldum!” endişesi ile nörologlara koşuyor.
İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Nöroloji bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Hakan Çavuş, Alzheimer ile ilgili soruları yanıtladı.
ALS, çizgili kaslarda ilerleyici erime ile kendini gösterir. ALS belirtileri sıklıkla; kol, omuz, bacak ve dilde seğirmeler, kas krampları, çizgili kaslarda kasılma, sarhoşvari konuşma-genizden konuşma, çiğneme yutma güçlüğü şeklinde kendini gösteriyor.
Kaliteli bir uyku sağlıklı bir yaşam sürmek için olmazsa olmazlardandır.