Bize Sorun

Aşağıdaki formu doldurarak bilgi talep edebilirsiniz.

7/24 Yanınızdayız

Vaskülit Nedir?

Vaskülit Nedir?

Vaskülit nedir?

Kan damarında iltihap ile sonuçlanan farklı birkaç durumun genel adına vaskülit denir. Buna anjiyit veya arterit de denilebilir. Vaskülit damarlarında ya da arterlerde oluşabilir, birden fazla türü de vardır. Bu türlerin belirtileri ve nedenleri farklılık gösterebilir.

Vaskülitin türleri nadirdir ve ortaya çıkma sebepleri bilinmez. Her cinsiyette ve yaşta görülebilir. Fakat, hastalığın bazı türleri yalnızca belli bir gruptaki insanlara etki eder. Örneğin Kawasaki olarak bildiğimiz hastalık sadece çocuklarda görülür iken, dev hücreli arterit olarak adlandırdığımız hastalık 50 yaş üstündeki bireylerde gelişir.

Vaskülit belirtileri nelerdir?

Vaskülitin belirtileri, türüne göre değişiklik gösterebilir. Bazı vaskülit türleri hiçbir belirti vermezken, bazı durumlarda ciddi sorunlar meydana gelebilir. Ortak belirtileri şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Ateş
  • Baş ağrısı
  • Yorgunluk
  • Kilo kaybı
  • Eklem ağrısı

Bunlar haricindeki diğer belirtiler vaskülitin vücudun hangi bölgesine etki ettiğine bağlı olarak değişebilir. Örneğin:

  • Sindirim sistemi rahatsızlığında mide ve bağırsak düzeni bozulur. Yemek sonrasında mide ve bağırsak ağrısı olur. Ülser ve gastrit gibi riskler mevcuttur, dışkılama anında kanama olabilir.
  • Kulaklara etki eden vaskülit; baş dönmesi, çınlama ve geçici işitme kaybı gibi şikayetlere yol açabilir.
  • Göze etki eden vaskülit; yanma, kaşıntı ve kızarıklık gibi belirtiler ile açığa çıkar. Hatta geçici ya da kalıcı görme kayıplarına sebep olabilir.
  • El ve ayağa etki eden vaskülitler uyuşukluk hissi yaratabilir.
  • Akciğerin etkilenmesi halinde nefes darlığı sorunu açığa çıkabilir.
  • Deride meydana gelen vaskülit halinde deri altında gelişen kanamaya bağlı kırmızı leke oluşumları gözlemlenebilir.

Vaskülit tanısı nasıl konulur?

Vaskülitin tanısı fiziksel muayene ve birtakım laboratuvar testlerinin yapılmasıyla konabilir. En yaygın uygulanan testler; biyopsi ve anjiodur. Biyopsi ile mikroskop altında incelenmesi için şüpheli bölgeden bir parça alınır ve incelemenin ardından hastalığa dair fikir elde edilir. Kan damarındaki anormalliklerin açıklanması için ise anjiyografi yapılır. Buradaki amaç X-ray ışınları ile damarların görüntülenerek tanı koymaktır. Bunların yanı sıra; kan sayım testleri de tanı koymaya yardımcı olacaktır. Etkilenen damarın türü, doktorların vaskülitin türünü teşhis etmesini sağlar. Küçük damarlara etki eden vaskülitlerin bulunması için deri ve böbrekten biyopsi; orta büyüklükteki damarda teşhis için deri, sinir ve beyinden biyopsi yapılır. Biyopsiye anjiyografi de eşlik edebilir. Böylelikle hastalık tespit edilmiş olur.

Vaskülit tedavisi nasıl yapılır?

Vaskülit tedavisinin uygulanabilmesi için öncelikle türünün doğru bir şekilde tespit edilmesi gerekir. Steroidler, vaskülitin birçok türünde önemli bir yere sahiptir. Tedavi süresi ve dozu hastalığın hangi seviyede olduğuna ve hangi tür olduğuna göre değişiklik gösterecektir. Bu ilaçların kullanımı, iltihabın azaltılmasına yardımcı olur; fakat uzun süreli kullanılması halinde yan etkileri açığa çıkacaktır. Bazen de bağışıklık baskılayan ilaçların kullanılmasıyla tedavide başarı sağlanabilir. Bu steroid tutumlu tedavi olarak da bilinir.

Siklofosfamid, bu ilaç sınıfında yer alan en yaygın ve güçlü olandır. Çok ciddi olan vaskülit türlerinin tedavisi için bu tür ilaçların desteği alınır. Risk durumu daha az olan hastalıklar için de dozu az olan bağışıklık baskılayıcı ilaçlar tercih edilecektir. Eğer, vaskülit çok şiddetli ise ve bazı zararlar vermiş ise yalnızca cerrahi müdahale düzeltmeye yardımcı olacaktır.

Benzer Yazılar

Kalp Hastalıkları ve Erektil Disfonksiyon Arasında Nasıl Bir İlişki Vardır?
Kalp Hastalıkları ve Erektil Disfonksiyon Arasında Nasıl Bir İlişki Vardır?

Erektil disfonksiyon, yaşam kalitesini etkileyen ciddi bir sağlık sorunudur.

Devamı

COVID-19 Aşısının Kalp ve Damar Sistemi Açısından Olabilecek Yan Etkileri
COVID-19 Aşısının Kalp ve Damar Sistemi Açısından Olabilecek Yan Etkileri

COVID-19 Aşısının Kalp ve Damar Sistemi Açısından Olabilecek Yan Etkileri

Devamı

Kalbin Çalışma Mekanizmasını Biliyor Musunuz?
Kalbin Çalışma Mekanizmasını Biliyor Musunuz?

Kalp, göğüs boşluğu içinde her iki akciğer arasında büyük bir alanı kaplayan, en hayati organımızdır.

Devamı

Yaz Mevsiminden Önce Varis Tedavisi
Yaz Mevsiminden Önce Varis Tedavisi

Varisin ilk belirtileri bacaklarda hissedilen ağrıdır, sonra ince kılcal varisler ortaya çıkar. Daha sonra varisler geniş görünümlü bir şekilde karşımıza çıkar ve gün içinde yaşam devam ederken şişme gözlemlenir.

Devamı

Gençlerde Kalp Krizi Riskine Dikkat!
Gençlerde Kalp Krizi Riskine Dikkat!

Bu nedenle, genç yaşta yapılan kalp kontrolleri oldukça önem arz etmektedir.

Devamı

Kalp Hastalıklarının Gebelik Sürecine Etkileri
Kalp Hastalıklarının Gebelik Sürecine Etkileri

Gebelik sürecinde hızla büyüyen bebeğin ihtiyaçlarının karşılanması ve anne adayının doğum esnasındaki kan kaybına karşı direncinin artırılması amacıyla kalp ve dolaşım sisteminde bazı değişiklikler gözlemlenir

Devamı

Kalp Romatizması Hakkında Merak Edilenler!
Kalp Romatizması Hakkında Merak Edilenler!

Kalp romatizması, üst solunum yollarında görülen hastalıklardan sonra eklemlerde oluşan

Devamı

Kalp Yetersizliğinde Beslenme Alışkanlıklarınıza Dikkat!
Kalp Yetersizliğinde Beslenme Alışkanlıklarınıza Dikkat!

Kalp yetersizliği, kalbin kasılma gücünü yitirdiğinde veya esnekliğini kaybettiğinde, kalbin doku ve organlara gerekli kanı pompalayamaması sonucu ortaya çıkar.

Devamı

Kalp Yetmezliğinden Kurtulmak Sandığınız Kadar Zor Değil!
Kalp Yetmezliğinden Kurtulmak Sandığınız Kadar Zor Değil!

Kalp yetmezliğinin 2 türü vardır. Daha doğrusu kalbin sağ ve sol tarafı vardır. İkisi ayrı ayrı görevlere sahiptir. Kalbin sağ tarafı vücuttan gelen kirli kanı akciğerlere gönderir.

Devamı

Aile Geçmişinde Kalp Rahatsızlığı Olan Kişilerin Dikkat Etmesi Gerekenler
Aile Geçmişinde Kalp Rahatsızlığı Olan Kişilerin Dikkat Etmesi Gerekenler

Günümüzde oldukça sık karşılaşılan kalp ve damar hastalıklarındaki en önemli risk faktörü genetik faktörlerdir.

Devamı