Yüksek Ateş Periyodik Ateş Sendromuna Neden Olabilir!
Periyodik ateş sendromu nedir?
Periyodik ateş sendromu sıklıkla 2 yaş ile 5 yaş aralığındaki çocuklarda görülür. Genel olarak çok yüksek ateş (41 dereceye ulaşan ateş), faranjit, ağız içerisinde çıkan aftlar, boyunda oluşan şişlik hastalarda görülebilir. Çocuklarda küçük yaşlarda birçok hastalık görülür. Çocuklarda en sık rastlanan hastalık ise üst solunum yolu enfeksiyonudur. Sıklıkla ateşli hastalık geçiren çocuklarda ise periyodik ateş sendromu direkt düşünülmelidir. Bu konu ile ilgili uzman bir doktora başvurulmalıdır.
Periyodik ateş sendromunun belirtileri nelerdir?
En önemli özelliği döngüsel ateş atakları olarak bilinir. Çocuklarda ateş aniden başlar ve birden 39 – 41 derece aralığında ateş görülebilir. Görülen bu ateş büyük oranla bir haftadan fazla sürmez. Yaklaşık olarak 3 – 6 gün aralığında devam eder. Periyodik ateş sendromu görülen bir çocukta bir yıl da ortalama olarak 11 – 12 kere ateş atağı görülebilir.
Çocuklarda görülen ateş atakları 4 ile 8 yıla kadar sürebilir. Yalnız çocuk büyüdükçe bu hastalığın belirtisi olan ateş atakları azalır. İlerleyen zamanlarda kendiliğinden düzelir ve kesin bir tedavi söz konusu değildir. Atakların tedavisinde steroid kullanılmaktadır. Steroid kullanımı bir sonraki ateş atağını önleyemez. Doktorunuzun uygun göreceği bazı durumlarda bademciklerin alınması da atakları önleyebilir. Teşhis konulabilmesi için görülen belirtiler var ise; mutlaka uzman bir doktora başvurulmalı ve en az 3 kere ateş atağının belgelenmesi gerekir.
Ailevi akdeniz ateşi nedir?
Periyodik ateş sendromu bazı durumlarda ailevi akdeniz ateşi hastalığı ile karıştırılabilir. Ailevi Akdeniz ateşinde; periyodik ateş sendromu gibi döngüsel ateş atakları görülmez, düzensiz ateş atakları görülür. Ayrıca daha çok büyük çocuklarda ortaya çıkar. Akdeniz Ateşi; karın ağrısı, göğüs ağrısı, tekrarlayan ateş ve eklem ağrısı nöbetleri gibi belirtileri görülen bir hastalık olarak tanımlanır. Nöbetler genel olarak 24-48 saat sürebilir. Hastalarda nöbetler dışında herhangi bir belirti görülmez. Ailevi Akdeniz ateşinin ortaya çıkması için bu hastalığın ebeveynlerden birinde olması gerekir.
Ailevi Akdeniz ateşinin tedavisi nasıl yapılır?
FMF tedavisinde hedef, atakların önlenmesi, atakların tedavisi, amiloidoz gelişmesinin veya ilerlemesinin önlenmesidir. Kolşisin, tüm bu tedavi hedeflerine yönelik etkinliği kanıtlanmış bir ilaçtır. Kolşisin proflaksisi(koruyucu olarak kullanılması) hem FMF ataklarını hemde hastada kronik böbrek yetmezliği gelişmesini önler. Atakları her zaman tam olarak önlemese bile amiloidozu engelleyerek, kronik böbrek yetmezliği gelişimini durdurduğu gösterilmiştir.
Benzer Yazılar
Krup sendromu özellikle 3 ila 6 yaş arasındaki çocuklarda görülür. Tedavi edilmemesi durumunda alt solunum yolu enfeksiyonlarına neden olur. En sık bilinen sebebi, boğazdan başlayan; gırtlağa, soluk borusuna ve sonrasında alt solunum yollarına doğru ilerleyen viral enfeksiyonlardır.
İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Özgür Güncan, çocukları tehdit eden yaz ishallerine karşı korunma yöntemlerini anlattı.
İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Yenidoğan Yoğun Bakım Uzmanı Doç. Dr. Şenol Bozdağ, emzirme ile ilgili merak edilenleri anlattı.
Bebekler aç hissettiklerinde, altını ıslattıklarında veya kaka yaptıklarında, uykusu var ise, çok fazla sıcak veya çok fazla soğuk hissettiklerinde, gaz çıkaramama durumunda, giydirilen kıyafetlerin rahatsız hissettirmesi gibi birçok durumda kendi rahatsızlıklarını ifade edebilmek adına ağlamaya başlarlar.
PFAPA sendromuna etki eden faktörlerin kaynağı bilinmemektedir. Ailesel vakalar tanımlanmış olup, bugüne dek genetik bir nedene rastlanılmamıştır.
Eğer hemen fark ettiyseniz; doktorunuzun da önerdiği egzersizlerle, 6 ay kadar bir süreyle boyun eğriliklerini düzeltebilirsiniz.
Alt ıslatma sorununda kalıtsal faktörler önemli nedeni oluşturmaktadır.
Yaklaşık olarak beş yaşındaki her iki çocuktan birinde, geniz eti ve bunlara bağlı sorunlar görülür.
Dil bağı, lingual frenelum isimli bağ yapısının normalden farklı olması durumudur. Bu anormallik, dilin işlevini kısıtlamasına sebep olur.
Anne Sütünün Bebeklerde Koronavirüse Karşı Koruyucu Etkisi Olduğunu Biliyor Musunuz? Son zamanlarda birçok annenin, gerek Covid-19 geçirmiş olsun, gerekse aşı olmuş olsun; kaygıları, “Bebeğimi emzirmeli miyim? Yoksa emzirmemeliyim mi?” olmaktadır.
