Tripofobi Nedir? Belirtileri Nelerdir?
Tripofobi nedir?
Bal peteği, sünger ve delikli peynir gibi birtakım nesnelerde tekrar eden delikli yapılara karşı duyulan fobi, tripofobi olarak isimlendirilir. Bu durum kişilerde isteksizlik ve iğrenme hislerini açığa çıkarır. Bazı durumlarda semptomlar şiddetli bir hale gelebilir. Bu sorun; kişinin o nesneye bakamamasına neden olurken, bazı kişilerde ise kusma, titreme ve çarpıntı gibi belirtilere yol açabilir. Birkaç dakika sürebilen belirtilenin, birkaç sürebileceği anlar da olabilir.
Tripofobi belirtileri nelerdir?
Tripofobiye neden olan bir resim veya desen ile görülen belirtiler yaygın olarak şu şekildedir:
- Ürperme
- Korku, endişe, panik, gerginlik halleri
- Mide bulantısı veya öğürme
- Kalp atışının hızlanması
- Baş dönmesi
- Terleme
- Gözlerin birden kararması
- Kaşıntı hissi
- Uzaklaşma arzusu
- Hızlı solunum
- Titreme
Yukarıdaki belirtilerden herhangi bir tanesi tripofobiye işaret ediyor olabilir. Tüm belirtilerin görülmesi şart değildir.
Tripofobi nasıl tedavi edilir?
Tripofobinin tedavisi; hastada görülen bulgulara ve bu bulguların hastayı ne kadar olumsuz yönde etkilediği değerlendirilerek belirlenir. Günlük aktiviteleri etkileyen, yaşamı sürdürme konusunda mağduriyet yaratıyorsa eğer; fobiler için uygulanmakta olan tedavilerin planlanması gerekebilir. Bu tedavi esnasında terapist; fobiyi tetikleyen unsurlar ile yavaş yavaş baş başa kalmanızı isteyerek, bunları normal bir alışkanlık haline getirmenizi hedefler.
Maruz kalma tedavisinden önce çoğu zaman terapide kullanılması gerekebilecek nefes ve gevşeme egzersizleri gösterilir. Daha sonra delikli ya da desen kümelerinin yer aldığı görseller hastaya gösterilerek tavrı gözlemlenir. Bu evrede bir rahatlık sağlandıktan sonra, ilgili görsele ya da nesneye dokunması istenir. Bu şekilde mevcut fobinin yavaş yavaş ortadan kaldırılması beklenir. Bu bir süre alacağından, ilk etapta semptomlar hafifletilebilir.
Bir diğer tedavi yöntemi ise birçok psikiyatrik rahatsızlıkta uygulanan bilişsel davranışçı terapidir. Semptomların zaman içinde azaltılması ve tepkilerin değiştirilebilmesi bu terapi yöntemi ile mümkün olabilir. Özellikle bir başka ruhsal hastalığı olan kişiler için bilişsel davranışçı tedavi ciddi faydalar sağlayabilmektedir.
Anksiyeteye engel olan birtakım ilaçlar hekim reçetesiyle tedavinin belli adımlarında desteklemek amacıyla önerilebilir. Bu ilaçlar fobileri direkt tedavi etmeyecek olsa da semptomlara karşı maruz kalırken rahatlama sağlayabilir. Örneğin; duyulan kaygı, endişe ve panik gibi duyguların hafiflemesine ve fobinin oluşturabileceği depresyon halini önlemek için uygun bir tedavi seçeneği olabilir.
Benzer Yazılar
Sosyal medya paylaşımları genelde olumlu anlar üzerine olup, kişinin yaşantısını tüm gerçekliği ile yansıtmaz.
Kışın erken kararan havalar, gün ışığından az yararlanmak, soğuyan havalar ile fiziksel etkinlik alanlarımızın azalması yatkınlığı olan kişilerde kış depresyonuna neden olabiliyor.presyonu Kapıda mı?
Ülkemizde psikoterapi yaygınlığı ve buna duyulan talep 15 yıldır giderek artmaktadır.
Tüm psikiyatrik rahatsızlıklarda olabildiği gibi anksiyete bozukluklarında da ‘damgalama’ durumu yaşanmaktadır. Damgalama, toplum içerisinde psikiyatrik hastalıklara karşı var olan basmakalıp düşüncelerin tetiklediği, sosyal statü kaybı ve ayrımcılığa uğrama olarak tanımlanmaktadır.
Bal peteği, sünger ve delikli peynir gibi birtakım nesnelerde tekrar eden delikli yapılara karşı duyulan fobi, tripofobi olarak isimlendirilir. Bu durum kişilerde isteksizlik ve iğrenme hislerini açığa çıkarır.
