Canlı Vericiden Böbrek Naklinde Retroperitonoskopi Tekniği Güven Veriyo...
Canlı vericiden böbrek naklinde retroperitonoskopi tekniği nedir?
Retroperitonoskopi tekniği ile böbrek vericileri ameliyatlarını daha güvende tamamlıyor ve iyileşme süreci daha konforlu oluyor. Karın içerisinde bulunan organlar, bunlar; mide, karaciğer gibi organlar; periton isimli bir zarın içerisinde yer alıyor. Bu zarın sahip olduğu kaygan sıvı sayesinde organlar birbirlerine yapışmadan komşu olarak görevlerini devam ettirebiliyorlar. Yapılacak ameliyat her ne olursa olsun; karın içerisine girilmesi durumunda periton içindeki bu denge zarar görebilir ve organların birbirlerine yapışması durumu meydana gelebilir. Retroperitonoskopik teknik ile periton zarı hasara uğramaz. Böylelikle; karın içinde bulunan organlara yanlışlıkla zarar verilmesi ya da organların birbirlerine yapışması gibi muhtemel durumlar önlenmiş olur.
Ayrıca; retroperitonoskopi tekniği ile yapılan ameliyatta; kesi izi, iç çamaşırı hizasının altında bırakılarak estetik olumsuz kaygıların da giderilmesi sağlanabilmektedir.
Retroperitonoskopi tekniğinin avantajları nelerdir?
- Periton zarının dengesini korur, bozulmasını önler.
- Bağırsaklarda gaz birikimini ve şişkinliğin meydana gelmesini önler.
- Ameliyat esnasında karın içerisinde bulunan organların hasara uğramamasını sağlar.
- Karın içi yapışıklıkları yüzünden ameliyatların tekrar edilmesi durumunu ortadan kaldırır.
- Kadın bireylerin çocuk sahibi olmalarını engelleyecek rahim çevresi yapışıklıklarını önler.
- Operasyon sonrasında ağrı ve sızı şikayetleri en az seviyede olur.
- Hasta operasyon sonrasında günlük yaşamına hızlı bir şekilde döner.
Retroperitonoskopi tekniği sağladığı bu avantajların yanı sıra deneyim ve özen gerektiren bir yöntemdir.
Ameliyat sonrası iyileşme dönemi nasıldır?
Ameliyat kesileri küçük olduğu için karın bölgesinde ciddi bir ağrı duyulmaz. Operasyon sonrasındaki ilk gün yavaş yavaş sulu gıdalar tüketmeye başlayabilirsiniz. Ayrıca; doktorunuz, bu ilk günde yürümenizi isteyecektir. Operasyonun ilk gününden itibaren geçireceğiniz ilk iki hafta boyunca ise 5 kilogramdan daha fazla ağırlık kaldırmamanız gerekir. Bu süre içerisinde yaşam aktivitelerinizi giderek artırabilir, bu süre sonunda ise aktivitelerinize tam anlamıyla dönebilirsiniz.
Benzer Yazılar
Ödem, damar içinde dolaşmakta olan sıvıların damarların dışına çıkmasıyla ve doku arası ile cildin altında birikmesiyle gelişen bir durumdur.
Organ bağışındaki istatistikler, ülkemizde ve dünya genelinde oldukça yetersizdir.
Dönemimizin en sinsi rahatsızlıklarından biri olan ve herhangi bir belirti seyretmeden ortaya çıkan böbrek yetmezliği hızlı bir şekilde yaygınlık göstermektedir.
Suyun yaşamımızdaki katkısı büyük. Öyle ki; su olmadan organlarımızın çalışabilmesi ve yaşamımızı devam ettirmemiz mümkün değil! Su, bizim vazgeçilmez yaşam gücümüz. Vücudumuzun yaklaşık yüzde 60’ını oluşturuyor ve her şeyin problemsiz bir şekilde çalışmasını sağlıyor.
Kronik böbrek hastalığı, böbrek işlevinin uzun bir süreçte ilerleyici kaybı ile karakterizedir.
Bugün organ bekleme listesinde adı olan yaklaşık 30 bin kişi bulunuyor. Bu 30 bin kişi her yeni güne taze umutlarla uyanıyor.
Ramazan ayının yaz mevsiminde olmasıyla birlikte oruç süresinin günde 16-17 saati bulması ve artan hava sıcaklığının sıvı kayıplarını arttırması böbrek sağlığının bozulmasına yol açabilir.
Böbrek yetmezliği olan kişiler tedavi edilmedikleri takdirde yaşamlarını yitirmektedir.