Kemik Erimesinden Korkmayın!

Osteoporoz (kemik erimesi) nedir?
Osteoporoz, diğer adı ile kemik erimesi; zamanla kemik kalitesinin ve yoğunluğunun azalmasına bağlı olarak kırık oluşumlarına neden olan bir hastalıktır. Bu hastalığın görülme sıklığı yaş ile doğru orantılı olarak artıyor ve yaş ilerledikçe bu hastalık gelişiyor. Kadınların bu hastalığa yakalanma ihtimalleri erkeklere göre daha yüksektir. Özellikle menopoz sonrasında östrojen hormonu azalacağı için bu ihtimal daha da artar. Kadınlarda daha yüksek görülmesinin temel nedeni bu hormonun azalmasıdır.
Osteoporozun (kemik erimesinin) başlıca belirtileri nelerdir?
- Boy ölçüsünde kısalma
- Kalça kemiğinde kırıklık
- Bel ve sırt bölgelerinde ağrı
- Omurgada ve kaburgada kırıklıklar
- Sırt bölgesinde kamburlaşma
- Omuzların yuvarlaklaşması
- El bileğinde kırıklar
Kimler risk altındadır?
Kemik erimesinin oluşumunda daha çok kalıtsal faktörler etkilidir. Bu önemli noktanın haricinde şu kişiler risk altındadır:
- Yaşı 60’ın üzerinde olan kişiler
- Sigara kullanan kişiler
- Alkol tüketen kişiler
- Fiziksel aktivitesi düşük kişiler
- Uzun süreli yatak istirahatinde olan kişiler
- Kalsiyum oranı düşük gıdalarla beslenen kişiler
- Kemik kaybına neden olduğu bilinen ilaçları kullanan kişiler
Bu gıdaları tüketmeye özen gösterin!
65 yaşa kadar her gün 1000 miligram kalsiyum alınması çok önemlidir. Bu yaştan sonra ise bu miktar 1500 miligram olmalıdır. Kalsiyum ihtiyacının yanı sıra; D vitamininin alınması da çok önemlidir. Günde 10 dakika güneş görerek bu ihtiyacınızı karşılayabilirsiniz. Güneş ışığına karşı hassasiyetiniz varsa bir bardak süt içebilir veya vitamin tabletleri kullanabilirsiniz. Süt tüketmeyi sevmiyorsanız; aynı grup içerisinde bulunan yoğurt ve peynir gibi süt ürünlerini tercih edebilirsiniz.
Yaşam tarzınızı değiştirerek kemik erimesinin önüne geçebilirsiniz…
Kemik kaybolduğunda, yeniden kemiği yerine koymak; çok zor, pahalı ve zaman gerektiren bir süreçtir. Bu yüzden; risk faktörlerinin belirlenmesi ve bu faktörler doğrultusunda en uygun tedavi planının oluşturulması ve uygulanması gerekir. Bu tedaviye; yaşam tarzında değişikliklere giderek, kendinize daha aktif bir hayat sağlayarak destek verebilirsiniz. Örneğin; düzenli olarak egzersiz yapabilir, beslenmenizi düzenleyebilir ve yaşadığınız yeri değiştirerek kendinize daha refah bir ortam sağlayabilirsiniz. Ayrıca; bu hastalık düzenli olarak doktor kontrol ve takibi gerektiriyor olduğu için düzenli olarak kontrollerinizi yaptırmalı ve sürece tam uyum sağlamalısınız.
Benzer Yazılar
Daha çok ileri yaşlarda çok sık görülen ve eklem hareketlerini zorlaştırarak ağrı yapan hastalığa kireçlenme denir. Eklem bölgelerinde kemiklerin yapısının birleşim yerleri vardır. Birleşim yerlerinde eklemlerin hareketlenmesine yardımcı olan sıvıların çekilmesi ya da eklemlerde oluşan sorunlar sonucunda kireçlenme meydana gelir.
Dirseklerde meydana gelen rahatsızlıklar pek çok kaynağa bağlı olarak gelişebilir.
Karlı havaların görüş mesafesini azaltması nedeniyle trafik kazalarında artış görülür.
Normal bir omurgaya arkadan bakıldığı zaman tüm uzunluğu boyunca düz görünür.
İş hayatında artan rekabet; günlük yaşamın pek çok saatinin ofiste geçirilmesine neden oluyor.
“Bebekler büyümeyle birlikte 10 ve 18 aylar arası yürümeye başlar. Yürümeye başladıktan sonra çocuklarda ayakkabı ihtiyacı olmaktadır” diyen İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Dr. İftikhar Gurbanov bilgilendirdi.
Halk arasında, iltihaplı bel romatizması veya omurga iltihabı olarak bilinen Ankilozan Spondilit (AS); genellikle omurgayı ve omurga ile kalça kemiği arasındaki eklemi etkileyen, ağrılı ve iltihaplı bir romatizmal bir hastalıktır. Ankilozan Spondilit, genellikle genç yaşlarda ortaya çıkan bir hastalıktır.
Diz ağrısı, diz bölgesinde hissedilen herhangi bir ağrı, sızı veya rahatsızlık hissidir.
Kas güçsüzlüğü kas hastalıklarının belirtileri içinde en yaygın olanıdır.
Gangion kisti yumuşak doku lezyonu anlamına gelir ve iyi huyludur. Kemik yapısını birleştirmekte olan eklem kapsüllerinden ve bağlardan köken alır.