Hiperbarik Oksijen Tedavisi Nedir?

Hiperbarik tedavisi özel olarak uygulanan oksijen terapisidir. Basıncı özel bir şekilde ayarlanmış odalarda hastalar solunum tedavisi görürler. Bu odalarda basınç normal havaya göre daha yoğun ayarlanır. Basınç farkı ile vücut dokularına daha fazla oksijen ulaşır. Bu tedavi ile çeşitli yaraların iyileşmesi için de kullanılır.
Hiperbarik oksijen tedavisi hangi durumlarda uygulanır?
HBOT yani hiperbarik oksijen tedavisi, oda içinde saf oksijenin solunması ile gerçekleşen bir yöntemdir. Dalış ile alakalı rahatsızlıkların tedavisinde kullanılsa da kullanım alanlarının olduğu farklı alanlarda vardır. Bu tedavide mantık vücudun iyileşmesi için ihtiyaç duyduğu oksijeni karşılamasıdır. Oksijenin alınamaması ile vücut kendini iyileştiremeyebilir. Şeker hastalığında da oksijenin yetersiz kalması ile vücutta yaralanmalar oluşabilir. Bu da diyabetik yaralara yol açabilir. Diyabete bağlı yaralanmaların dışında tedavinin uygulanabileceği durumlar şöyledir:
- Hava embolisi
- Yangın durumunda oluşan zehirlenmelerde
- Dalış sırasında oluşan rahatsızlıklar
- Radyoterapi sonrası doku hasarlarında
- Yanıklar
Hiperbarik oksijen tedavisi nasıl uygulanır?
Hiperbarik oksijen tedavisi farklı şekillerde uygulanabilir. İlkinde bir tüp şeklinde odanın içine girilebilir. Odanın dış kısmı akrilikten yapılmıştır. Bu sayede dış kısım rahatlıkla gözlemlenebilir. Kişi dışarıyı rahat görür. Bu sayede kişi kendini daha rahat hissetmiş olur. Bu tedavide kişinin uzanması istenir. Oda kapatıldıktan sonra artan iç basınçta hasta soluk alıp vermeye devam eder. Bu yöntem dışında maske yardımı ile oksijen tedavisi de verilebilir. Bu seanslar 120 dakikaya kadar sürebilir. Tedavi planlamaları kişiye göre farklılık gösterebilir.
Benzer Yazılar
Akciğerlerde bulunan küçük hava keseleri (alveoller) duvarlarının kalınlaşması ve sertleşmesi ile gelişir. Duvarlardaki aşırı kalınlaşma ve sertleşme; kan ve hava arasındaki gaz geçişini güçleştirir. Haliyle, vücuttaki dokuların oksijen ihtiyacı karşılanamaz hale gelinir.
Plörezi, akciğer zarında sıvı birikmesi anlamına gelir. Sağlıklı bir bireyin akciğerlerinin dış kısmında parietal plevra ve iç duvar kısmındaysa visseral plevra olmak üzere 2 farklı zar tabakası bulunur. Bu zarlar arasında bulunan kaygan sıvı, solunum yaparken akciğerlerin sorunsuz bir şekilde şişip sönmesini sağlar.
Obstrüktif uyku apnesi sendromu (OSAS); üst solunum yollarının tıkanması ve hava akımının azalmasına bağlı olarak kendini gösteren bir hastalıktır.
Trakeobronkomalazi (TBM), ana havayollarında meydana gelen bir solunum yolu hastalığıdır. Nefes ile aldığımız havayı, akciğerlerde oksijen-karbondioksit değişiminin sağlandığı “alveol” adıyla bilinen küçük keseciklere taşıyarak, genellikle kıkırdak yapısından meydana gelen borulara; trakea ve bronş denilmektedir.
Yapılan araştırmalar sonucunda; verem (tüberküloz) mikrobunu, Dünya nüfusunun dörtte birinin taşıdığı belirlenmiştir.
Solunum yollarının görülmesi ve çeşitli akciğer hastalıklarının teşhis edilmesi için yapılan bir uygulamadır.
İlkbahar ayı yaklaştığında sık rastlanan sorunların başında alerji geliyor.